Sayfalar

24 Nisan 2023 Pazartesi

Beklenen

Ne hasta bekler sabahı,

Ne taze ölüyü mezar.

Ne de şeytan, bir günahı,

Seni beklediğim kadar.


Geçti istemem gelmeni,

Yokluğunda buldum seni;

Bırak  vehmimde gölgeni

Gelme, artık neye yarar?

Gelin isteme

"Tanrı’nın buyruğu, Peygamber’in kavli ile aydan arı, günden güzel kızınızı oğlumuza istemeye geldik."

Orta Asya'da atalarımız bu cümle ile kız istiyormuş. 

18 Nisan 2023 Salı

hayat

Sahte kalabalıkların olacağına gerçek bir yalnızlığın olsun

Evlilik

İyi damat kazanılmış bir erkek evlattır. Kötü damat ise kaybedilmiş bir kız evlattır.

Pazar akşamları

Şimdi kılıksızım, fakat

borçlarımı ödedikten sonra

ihtimal bir kat da yeni esvabım olacak

ve ihtimal sen

yine beni sevmeyeceksin.

bununla beraber pazar akşamları

sizin mahalleden geçerken,

süslenmiş olarak,

zannediyor musun ki ben de sana

şimdiki kadar kıymet vereceğim ?

12 Nisan 2023 Çarşamba

Anadolu'da bir asi kumandan

"Ben ise daha karanlık bir yolun yolcusu idim. İstanbul’un bu halini gördükten sonra bütün istinat ettiğim nokta; Anadolu’nun hangi diyarında ve nasıl bir ümitle yaşadığını o dakika bilmediğim bir asi kumandan beni teselli ediyordu."

"Paşam Nereye Kadar Çekileceğiz?" 

1.Dünya Savaşı ve İstiklâl Harbi Hatıraları

Mehmet Dürdali Karasan / Yay. Haz. (Torunu) Şeref Karadağ 

9 Nisan 2023 Pazar

Türk

Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu.

Bu sahne 7 bin senelik, en aşağı, bir Türk beşiğidir.

Beşik tabiatın rüzgarları ile sallandı; beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurları ile yıkandı.

O çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu; Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu; şimşek, yıldırım, güneş oldu; Türk oldu.

Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.

Akıl

"Bireyler tek başlarına akıllıdır, bir araya gelince aklı yitirirler."

Burada "kalabalıkların bilgeliği" kavramının her zaman doğru olmadığını bir kere daha doğrulamış oluyoruz.

6 Nisan 2023 Perşembe

Fakir değilsin!

Fakir olduğunu düşünüyorsan, bir taşın da bak.

Sömürmek

“Hiç, çoban koyunu güder mi dağda?

Olmasa gözleri süt, yoğurt ve yağda."

Tembellik

 Oturabiliyorsan, ayakta durma.

Yatabiliyorsan, oturma

Tembellik

Tembellik insanı öyle sarar ve etkiler ki, çalışan bir insanın, tembelliğin kurbanı olmuş bir kişiden daha çok dinlenme zamanı vardır.

Bu sabaha hava berrak

Bu sabaha hava berrak,

Bu sabah her şey billurdan gibi.

Gök masmavi bu sabah,

Güzel şeyler düşünelim diye.

Yemyeşil oluvermiş ağaçlar.

Bulutlara hayretinden.

Işıldıyor kanat seslerinden kuşların

İlk uçtukları günün altın sevinci.

Karlı dağlardır sefere çıkmış,

Vadideki suyun şırıltısında.

Ben gülüm, ben karanfil, ben de yasemin diyor,

Renk renk kokularla çiçekler,

Sahiplerinden memnun evin bahçelerinde.

Boy boy insan gölgeleri kımıldar

Güneşi içmiş kaldırımlarda.

Belli adım atışlarından,

İçlerinden geçen şey.

Bütün erkekler delikanlı,

Bütün kadınlar genç kız,

Fakirinde refah,

Hastasında sağlık.

Sorulsa çocuk bahçesidir derim,

Karşı bayırdaki mezarlık.

Bu sabah hava berrak,

Bu sabah herşey billurdan gibi.

Cahit Sıtkı TARANCI


Çınar

Göklerle kucaklaşan dallarında çınarın

Yeşil bir sonsuzluk ve sevinçleri kuşların...

Nedir bu yaslı özlem, durup dururken, sende?

Gel, vatan tutalım bu çınarın gölgesinde.

3 Nisan 2023 Pazartesi

Yıllarca aradım ( ben beni )

Yıllarca aradım kendi kendimi

Hiçbir türlü bulamadım ben beni

Hayal mıyım ürüya mı bilinmez

Hiçbir türlü bulamadım ben beni


İnsan mıyım mahluk muyum ot muyum

Ekilir biçilir bir nebat mıyım

Yoksa görünüşte bir sıfat mıyım

Hiçbir türlü bulamadım ben beni


Leyla mıyım Mecnun muyum çöl müyüm

Arı mıyım çiçek miyim bal mıyım

Köle miyim bir güzele kul muyum

Hiçbir türlü bulamadım ben beni


Varlığım yokluğum bir Veysel adım

Gök kubbede kalacaktır ses kadim

Elli üç yıl kendi kendim aradım

Hiçbir türlü bulamadım ben beni

Başakların içinde

Başaklardan kundağın,

Bağ, bahçe solun, sağın;

Yıldızlar oyuncağın...

Ağlama güzel çocuk!


Mavili bir nişan mı,

Nazarlara derman mı,

Göklerden armağan mı

Başındaki şu boncuk!


Urban yama yama;

Gönül koyma akşama.

Güzel çocuk, ağlama;

Anan orak biçiyor..


Tanrım sevsin başını;

Rüzgar silsin yaşını..

Babanı, kardaşını

Sakarya ufkuna sor!..


Unutma sakın dünü;

Bitmez bu zafer günü.

Atanın ak yüzünü

Senin yüzün ak tutar.


Oğlusun bir askerin,

Ağlama derin derin..

Başak tutan ellerin

Bir gün al bayrak tutar.


Ömer Bedrettin Uşaklı

 (1904 - 1946)

Dalgacı Mahmut

İşim gücüm budur benim,

Gökyüzünü boyarım her sabah.

Hepiniz uykudayken.

Uyanır bakarsınız ki mavi.


Deniz yırtılır kimi zaman,

Bilmezsiniz kim diker;

Ben dikerim.


Dalga geçerim kimi zaman da,

O da benim vazifem;

Bir baş düşünürüm başımda,

Bir mide düşünürüm midemde,

Bir ayak düşünürüm ayağımda,

Ne halt edeceğimi bilemem

Melankoli

Beni en güzel günümde

Sebepsiz bir keder alır.

Bütün ömrümün beynimde

Acı bir tortusu kalır.


Anlayamam kederimi,

Bir ateş yakar derimi,

İçim dar bulur yerimi,

Gönlüm dağlarda bunalır.


Ne kış, ne yazı isterim,

Ne bir dost yüzü isterim,

Hafif bir sızı isterim,

Ağrılar, sancılar gelir.


Yanıma düşer kollarım,

Görünmez olur yollarım,

En sevgili emellerim

Önüme ölü serilir…


Ne bir dost, ne bir sevgili,

Dünyadan uzak bir deli…

Beni sarar melankoli

Kafamın içersi ölür.


Not: Nükhet Duru pek de güzel söyler